HAKKIMIZDA

Merhaba!

Büyük odalar ve lüks ile rekabet edemeyiz ancak unutulmaz anlar yaşatmak için elimizden gelenin en iyisini yaparız ve bavulunuzu yakınlarınızla paylaşabileceğiniz harika hikayelerle dolduracağınıza inanıyoruz. Villa Citronellaya, Hikayeler Evi’ne (House of Stories) adım atın ve keyfini çıkarın.

Villa Citronella Butik Otelimizin restorantı, mevsimsel yüzme havuzu, barı ve bahçesi vardır. Otelimiz Konyaaltı Sahili ve Antalya Müzesine yaklaşık 2km ve tarihi Hadrian Kapısına 500 metre yakınlıktadır. Otelimiz sizlere 24 saat açık resepsiyon, oda servisi ve Antalya çevresinde gerçekleşen eğlenceli turlar sunar. Tüm odalarımızda klima ve bir odamızda teras bulunur. Konaklamanıza kahvaltı dahildir. Villa Citronella tarihi Kaleiçi’nin ortasında bulunur ve sizlere Mermerli plaji, Kaleiçi Marina, Saat Kulesi’ni ziyaret etme fırsatı sunar. Otelimiz en yakın havaalanına 14 km mesafede bulunup sizlere ücretli

Kaleiçi

Antik Pamphylia bölgesinde bulunan Antalya, II. Attalos(M.Ö.160-M.Ö.138) tarafından Attaleia ismi ile kurulmuş. Bergama İmparatorluğu ile birlikte hızlı bir şekilde büyüyen Kaleiçi, daha sonra belli bir süre korsanların idaresinde kalmış. Roma İmparatorluğu’nun şehri ele geçirmesinin ardından surlar genişletilmiş. Böylelikle bölgedeki liman da ticari anlamda önemli bir konuma yükselmiş. İşte tam bu dönemler Hadrianus(M.S.76–138), Attaleia’yı ziyaret etmiş ve günümüzün o popüler Üç Kapıları inşa edilmiş.

Roma’dan sonra bölgeye Bizanslılar hakim olmuş. Ardından 1207 yılında da Selçuklular (1. Gıyaseddin Keyhüsrev (1164-1211)) şehri ele geçirmiş, lakin kısa süre içinde şehri kaybetmiş. 1216 yılında ise 1. İzzeddin Keykavus(1180-1220) tekrar şehri fethetmiş. Surlar onarılarak birçok yeni yapı da bu dönemde inşa edilmiş.

Osmanlı Dönemi’nde ise Antalya, şehzade sancağı olarak kullanılmış. Halk kale içinde yaşamaya, liman yine kullanılmaya devam etmiş. 1972 yılında da Sit Bölgesi ilan edilerek yapılar yenilenmiş ve günümüzde kullanılan haline bürünmüş. Kaleiçi’nde ortalama 3 bin yapı bulunuyor.

Sadece sokaklarını gezmek bile çok keyifli. Tarihi surlar arasında dolaşmayı seven biriyseniz Kaleiçi tam size göre. Yürüyüşlerinde Osmanlı, Bizans ve Selçuklu’nun izlerini inceleyebilirsiniz. Ardından Antalya sıcağını üzerinizden atmak için Kaleiçi’ndeki denize kendinizi bırakabilirsiniz. Sokaklar; meyhaneler, restoranlar, oteller, antika ve hediyelik eşya dükkanları ile dolu. Gez gez bitmez. Ama gezerken kaybolma ihtimaliniz de var. Şunu da unutmamak gerek; yoldan çıkmak yeni maceraları da beraberinde getirir. O yüzden kaybolmaktan endişe etmeyin.